Uçma tutkusuyla dolu pek çok kişi için gökyüzünde geçireceği 37 saat, hayallerin ötesinde bir deneyim gibi görünebilir. Ancak bu süreyi gerçeğe dönüştüren yalnızca deneyim değil, aynı zamanda hazırlık ve bilgi birikimidir. Eski bir pilot olarak havacılık kariyerinde binlerce saat geçirmiş olan Ahmet Yıldız, bu kapsamda tecrübelerini ve gözlemlerini paylaşarak, uçmanın sadece bir fiil değil, bir yaşam tarzı olduğunu vurguluyor. Uçuşun ruhu, fiziki gereklilikler ve psikolojik faktörler, gökyüzünde uzun süre kalmanın ayrılmaz parçalarıdır.
Bir pilotun gökyüzünde geçireceği 37 saat, öncesinde titiz bir hazırlık sürecini gerektirir. İlk aşama, gerekli eğitimleri almaktır. Sadece başlangıç düzeyindeki uçuş eğitimleri değil, aynı zamanda ileri seviye pilotaj kursları da bu süreçte kritik rol oynar. Ahmet Yıldız, “Uçmak için ilk adım, uygun eğitim ve sertifikalara sahip olmaktır” diyor. Bu nedenle, bir pilotun en az 150 saatlik uçuş deneyimine sahip olması ve hemen ardından ticari pilot lisansına (CPL) sahip olması gerekmektedir.
Eğitim süreci içerisinde, pilot adayları hava trafik kontrolü, meteoroloji bilgisi, acil durum yönetimi gibi birçok alanda bilgi sahibi olmalıdır. Bu konular, onların hem pratik hem de teorik olarak donanımlı hale gelmelerine yardımcı olur. Yıldız, “Deneyim, her şeyden daha değerlidir. Saatlerce gökyüzünde kalabileceğinizin temelleri, eğitim sırasında atılır” diye ekliyor.
Gökyüzünde uzun saatler geçirmek, yalnızca teknik bilgi değil, fiziksel ve psikolojik dayanıklılık da gerektirir. Uçuş esnasında çeşitli fiziksel etkilere maruz kalındığı göz önünde bulundurulduğunda, pilotların vücut sağlıklarına dikkat etmeleri şarttır. Beslenme, fiziksel egzersiz ve dinlenme, saatlerce süren uçuşlarda büyük önem taşır. Yıldız, “Uzun süreli uçuşlar sırasında dikkat dağınıklığı, yorgunluk hissetmemek için düzenli uyku ve sağlıklı beslenme şart” diyor.
Pilotların aynı zamanda psikolojik dayanıklılıklarını da artırmaları gerekir. Uçuş anında yaşanan stres, acil durum yönetimi ve anlık karar verme yetenekleri, başarı bütünlüğünü etkileyen unsurlardan bazılarıdır. Eski pilot, stresle başa çıkmanın önemine dikkat çekerek, “Meditasyon, nefes egzersizleri ve zihinsel hazırlık, gökyüzünde geçireceğiniz süreyi daha verimli hale getirir” ifadesinde bulunuyor.
Sonuç olarak, gökyüzünde geçirilen 37 saat, sadece bir pilot için değil, uçmak isteyen herkes için oldukça değerli bir deneyim dir. Bu süre zarfında, hem teknik bilgi birikimini artırmak, hem de fiziksel ve psikolojik dayanıklılığı geliştirmek mümkündür. Ahmet Yıldız’ın özverili çalışmalarıyla hayata geçirdiği bu süreç, geleceğin pilotlarına ve havacılığı sevenlere ilham vermeyi sürdürüyor.