Son dönemlerin en dikkat çekici davalarından biri olan müteahhit skandalında, firari durumdaki müteahhit, mahkemeye dilekçe sundu. Dilekçesinde, aleyhine verilen kararın kaldırılmasını talep eden müteahhit, özellikle kamuoyunun gündeminde olan inşaat projeleri ile ilgili yaşanan hukuki sürecin yeniden değerlendirilmesini istiyor. Firari müteahhit, suçlamaların asılsız olduğunu iddia ederken, mahkeme kararı ile ilgili düşündüklerini dile getirdi. Bu durum, inşaat sektöründe büyük yankı uyandırırken, uzmanlar ve meraklı gözler, müteahhidin bu adımının ardındaki gerçek nedenleri sorguluyor.
Firari müteahhit, mahkemeye sunduğu dilekçesinde, aleyhine çıkan kararın hukuka aykırı olduğunu savundu. Dilekçede “Mahkeme, delillerin eksik değerlendirilmesi nedeniyle haksız bir karar vermiştir. Yıllarca emek verdiğim işlerim ve verdiğim sözler bulunmaktadır. Yaşanan tüm bu süreçlere rağmen hakkımda kamuoyunda oluşturulan olumsuz algı da oldukça yaralayıcıdır” ifadeleri dikkat çekti. Müteahhitin avukatı da, müvekkilinin masumiyetine vurgu yaparak, karara itiraz ettiklerini belirtti.
Mahkeme sürecinin ne yönde gelişeceği, bu gelişmelerin inşaat sektöründeki diğer müteahhitler üzerinde nasıl bir etki yaratacağı ise merak konusu. Uzmanlar, firari müteahhitin dilekçesindeki iddiaların dikkate alınması durumunda, davanın seyrinin değişebileceğini ifade ediyor. Bununla birlikte, müteahhitin firar etmesi, ayrı bir hukuki mesele olarak gündemde kalmayı sürdürüyor. İnşaat sektörü uzmanları, bu gibi durumların toplumda güven kaybına neden olduğunu ve sektörün geleceğini olumsuz etkilediğini belirtiyor. Müteahhitin karara yaptığı bu itirazın, mahkemece kabul edilip edilmeyeceği ise ilerleyen günlerde netlik kazanacak.
Tüm bu yaşananlar ışığında, firari müteahhit ve avukatının stratejileri, hem mahkeme hem de kamuoyunda yankı uyandırırken, davanın gidişatı merakla bekleniyor. Davanın seyri, yalnızca müteahhitin geleceğini etkilemekle kalmayacak, aynı zamanda inşaat projeleri anlayışını da sorgulatacak gibi görünüyor. Socio-ekonomik boyutları da olan bu durum, sektör açısından ciddi sonuçlar doğurabilir.