Ülkemizde son yıllarda birçok insan, mevcut mesleklerini bırakarak tutkularını ekmek kazanmaya dönüştürüyor. Bu bağlamda öne çıkan isimlerden biri de Esra Demirtaş. Yüksek lisansını Gıda Mühendisliği alanında tamamlayıp uzun yıllar bu sektörde çalışan Demirtaş, sonunda hobi olarak başladığı el yapımı gıda işini profesyonel bir işletmeye dönüştürerek büyük bir başarıya imza attı. Bugün, siparişlerine yetişemeyen Demirtaş, hem kendi hayatını hem de diğer insanlara ilham veriyor. Bu haberimizde onun ilham verici hikayesini ve bu alandaki ilerleyişini detaylı bir şekilde ele alıyoruz.
Esra Demirtaş, 28 yaşında genç bir gıda mühendisi olarak kariyerine başlamıştı. Başlangıçta büyük markalar ile çalışarak tecrübe kazanan Demirtaş, özellikle gıda güvenliği ve sağlıklı beslenme konusunda derinlemesine bilgi sahibi oldu. Ancak bir süre sonra kurumsal hayatın monotonluğu ve stresli atmosferi onu daha yaratıcı bir alana yönelmeye teşvik etti. Gıda mühendisliğindeki tecrübeleri ve mutfaktaki yeteneklerini birleştirerek, el yapımı organik ürünler üretme fikrini hayata geçirdi.
Esra, dostlarının ve ailesinin destekleriyle ilk olarak küçük çaplı bir üretim yapmaya başladı. Sabahları işten sonra mutfakta saatler geçiren Demirtaş, kendi tariflerini geliştirerek organik reçel, zeytinyağlı sos ve gluten-free atıştırmalıklar hazırlamaya başladı. Bu süreçte, ürünlerinin tamamen doğal ve katkı maddesi içermediğini vurgulayarak, sağlıklı yaşamı önemseyen bir kitleye hitap etmeyi hedefliyor.
Kısa süre içinde Demirtaş’ın sosyal medya üzerinden yaptığı tanıtımlar büyük ilgi topladı. Ürünleri, sağlıklı yaşam tarzını benimseyenler arasında hızla yayıldı ve birçok kişi onun tatlı, tuzlu ve özgün lezzetlerine hayran kaldı. İlk başta arkadaş çevresi ve aile arasındaki siparişler ile başlayan bu serüven, zamanla büyük bir müşteri kitlesine ulaştı.
Demirtaş, siparişlerin artışı ile birlikte kendi işini daha profesyonel bir düzeye taşımaya karar verdi. Kendi markasını oluşturdu ve bu markanın etrafında bir online satış platformu kurdu. Bugün Demirtaş, yalnızca el yapımı ürünlerini değil, aynı zamanda onunla benzer alanda çalışan diğer küçük girişimcilerin ürünlerini de tanıtıyor. Yerel üreticilere destek olmak amacıyla, birçok etkinlik ve fuara katılarak küçük işletmeleri bir araya getiren organizasyonlar düzenliyor.
Başarıya giden yolu, sadece kaliteli ürünler üretmeye yönelik değil; aynı zamanda müşteri memnuniyetine odaklı bir yaklaşımı benimsemekle de açıklıyor. Müşterileriyle sürekli iletişim halinde kalan Demirtaş, onların geri bildirimlerini dikkate alarak üretim planlamasını yapıyor. Bu müşteri odaklı yaklaşımı, onun marka değerini artırırken, rekabet avantajı da sağlıyor.
Esra Demirtaş, hobisini meslek haline getirmenin yanı sıra, gıda sektöründe sağlıklı ve organik ürünlerin önemini vurgulamakta da kararlı. El yapımı ürünlerinin yanı sıra, gıda mühendisliği bilgilerini de işine entegre ederek beslenme danışmanlığı yapmayı planlıyor. Gelecekte, sağlıklı yaşam bilincini artırmaya yönelik çeşitli atölye çalışmaları ve seminerler düzenleyerek, toplumda pozitif bir etki yaratmayı hedefliyor.
Sonuç olarak, Esra Demirtaş’ın hikayesi, sevdikleri ve tutku duyduğu bir şeyi mesleme dönüştürmenin mümkün olduğunu bir kez daha kanıtlıyor. Gıda mühendisliğinden el yapımı gıda işine geçiş süreci, pek çok genç girişimciye ilham verebilir. Esra’nın başarısı, aynı zamanda toplum adına sağlıklı gıda seçeneklerinin önemini de gözler önüne seriyor. Şu an siparişlerine yetişemeyen Demirtaş, önümüzdeki dönemde daha fazla insana ulaşmayı ve sağlıklı beslenme bilincini yaymayı planlıyor.