Kartalkaya’da 2022 yılında meydana gelen ve birçok aileyi derinden etkileyen facia davası, 7. celsesiyle devam etti. Davanın düşündürücü detayları, kurbanların ailelerinin sinirlerini daha da geriyor. “Sanıkların tiyatrosunu izliyoruz” diyen aileler, mahkemenin adalet beklentilerini yine boşa çıkarabileceğinden endişe taşıyor. Faciadan sonra başlayan hukuki süreçte aileler, kaybettikleri sevdiklerinin acısıyla başa çıkmaya çalışırken, yaşanan olayın sorumlularının cezalandırılması çabası içinde. Bu celse, duruşma salonunda yoğun duygular yaşanmasına zemin hazırladı.
Kartalkaya'daki kaza, kar yağışı nedeniyle bir otobüsün devrilmesi sonucu, 10 kişinin yaşamını yitirmesiyle sonuçlanmıştı. Mahkeme süreci, en başından beri kamuoyunun ve yazılı basının dikkatini çekti. Mahkeme salonu, duruşmalar sırasında sadece maddi kayıplar değil, aynı zamanda kaybedilen hayallerin ve anıların ağırlığı altında ezildi. İzleyiciler arasında yer alan mağdur aileler, her duruşmanın ardından yeniden acılarını tazelerken, hukuk sisteminin adaleti sağlama konusundaki ısrarlarını sürdürdüler. Sanıkların duruşmadaki tutumları, birçok izleyici ve mağdur aile üyeleri tarafından eleştirildi. Bazı aile üyeleri, sanıkların savunmalarını, yaşanan üzücü olayı içten bir özür veya hesap verme olarak değil, bir tür tiyatro gibi algıladı.
Mahkeme sürecinin ilerlemesiyle birlikte, Kartalkaya faciasının tanıkları ve aileleri, yaşanan olayın zamanla unutulmayacağına ve adaletin yerini bulacağına dair umutlarını yitirmemek için direncini koruyor. Duruşma salonu her defasında dolup taşıyor, ailelerin adalet arayışı, halk arasında da geniş yankı buluyor. Özellikle sosyal medya üzerinden yürütülen kampanyalar, facianın yeniden hatırlanmasını sağlarken, kamuoyunun davaya duyduğu ilgi artmaya devam ediyor. “Bu yalnızca bir dava değil, bu kaybettiklerimizin anısı ve onların ruhlarına saygı duruşumuzdur,” diyen aileler, yalnızca kendi kayıplarını değil, benzer durumlardaki mağdurların da sesi olmak istediklerini belirtiyorlar.
Dava süreci nihayetinde, sadece sanıkların değil, aynı zamanda tüm sorumluların yüzleşmesi gereken bir gerçekliği sergiliyor. Aileler, mahkemede daha fazla ses getirebilirlerse adaletin yerini bulacağına inanıyorlar. Bu nedenle, duruşmalara katılım ve medyanın ilgisi büyük bir önem taşıyor. Adalet arayışının devam ettiği bu süreçte, herkesin beklediği tek şey ise; yaşananların bir daha asla tekrarlanmaması doğrultusunda sistemin işlevselliğinin sağlanması ve bu tür kazaların önüne geçilmesinde gereken önlemlerin alınmasıdır.
7. celsenin ardından, dava sürecinin daha da uzaması ve sanıkların verilen ifadelerdeki ciddiyetsizliği, gözleri bir kez daha adalet mekanizmasına çevirdi. Aileler, yaşanan olayın ağırlığını hissetmenin yanı sıra, adalet mücadelesinin ne kadar zor olduğunu da her gün daha iyi anlıyorlar. Dava daha uzun süre devam edecek gibi görünüyor; ancak ortada bir gerçek var: Kartalkaya faciası, yalnızca kayıpların değil, adaletin de mücadelesini simgeliyor.