Futbol tarihinin en ilginç anlarından biri, 1997 yılında gerçekleşen, dünya futbolunun efsanelerinden Diego Maradona'nın yer aldığı bir karşılaşmayı yönetme görevi üstlenen Türk hakem Ali Şen'in hayatındaki dönüm noktalarından biri olmuştur. Maradona'nın büyüleyici yetenekleri ve sahada yarattığı heyecan hiçbir zaman unutulmayacak bir anı olarak hafızalarda yer alırken, karşılaşmanın başlamasında yaşanan bir takım sorunlar da o dönemde futbolseverler tarafından merak konusu olmuştur. Bu özel maçın gerek futbol severler, gerekse de yönetici kadro açısından önemi oldukça fazladır. Şimdi, Türk hakemin kaleminden bu karşılaşmayı ve yaşanan anılara daha yakından bakalım.
Ali Şen, o günü hala aklında net bir şekilde hatırladığını belirterek, “Maçın gerçekleştiği gün gerçekten çok yoğun duygular içerisindeydim. Maradona gibi bir futbolcunun sahada olması büyük bir başarı ve onur kaynağıydı. Ancak, bu durumun getirdiği sorumluluk da oldukça ağırdı.” ifadelerini kullandı. Maç öncesi hazırlık sürecinin zorluğuna dikkat çeken Şen, “Günlerce antrenman yaparak, oyun kurallarını ve Maradona'nın stilini incelemek için çaba harcadım. Akşam maç saatine yaklaştığımızda heyecanım tavan yapmıştı.” dedi.
Karşılaşmanın başlamasından önceki anekdotlar ve olaylar, hakemin bu maçta sıradışı bir deneyim yaşadığını gösteriyor. Ali Şen, “Maçın başlaması birkaç dakika gecikti. Bunun nedeni, Maradona’nın karşılaşmaya gelme sürecindeki aksaklıklar ve stadyumda yaşanan bazı organizasyonel sorunlardı. Bu durum hem beni, hem de tüm izleyicileri rahatsız etmişti” diye anlattı. Maradona'nın takımının stadyuma geç gelmesi, hakem için beklenmedik bir durumdu. Ali Şen, çok fazla baskı altında kaldığını itiraf ederek, “Bu uzun bekleyiş, mücadelenin enerjisini etkiledi. Ancak sahada Maradona'yı görünce her şeyin değdiğini anladım.” şeklinde konuştu.
Maçın başlamasından sonra, Maradona’nın yetenekleri ve liderliği, sahadaki tüm oyuncular ve hakem için büyüleyici anlar oluşturdu. “Maradona’ı yakından izlemek tam anlamıyla bir ayrıcalıktı,” diyen Ali Şen, “O anlarda sahada sadece bir futbolcu değil, bir sanatçı vardı.” düşüncesini paylaştı. Bu eşsiz deneyim, Şen'in kariyerinde önemli bir dönüm noktası haline geldi. “Herhangi bir hakem için, Maradona gibi bir oyuncunun yönettiği bir maçı yönetmek ve onunla aynı sahada olmak, kariyerim boyunca yaşayacağım en özel anlardan biriydi.” dedi.
Maçın ardından birçok kişi, Türk hakemin başarılı yönetimi ve Maradona'nın zarafeti üzerine iltifatlarda bulundu. Ali Şen, bu yüce futbolcuyla bir anı paylaşmanın kendisi için ne anlama geldiğini şöyle ifade etti: “Futbol sadece bir spor değil, aynı zamanda bir duygu ve bağdır. Maradona, bu duyguyu en iyi yansıtan kişilerden biriydi. O gün orada olmak benim için bir onurdu.” Ayrıca, maç sonrası Maradona ile kısa bir konuşma fırsatı yakaladığını vurgulayan Şen, “Ona nasıl bir futbolcu olduğunu sorduğumda, gülümseyerek 'Futbol benim hayatım' dedi. Bu sözleri, bambaşka bir dünyaya açılan kapı gibiydi.” şeklinde belirtti.
Sonuç olarak, 1997 yılında yaşanan bu karşılaşma, sadece futbolun değil, insani duyguların ve spor hikayelerinin de derinleştiği anlardan biriydi. Türk hakem Ali Şen, Maradona ile geçirdiği o unutulmaz dakikaların hikayesini yıllar sonra hala büyük bir tutkuyla anlatıyor. “Her zaman hatırlayacağım bir anı. Maradona gibi bir efsaneyle aynı sahayı paylaşmak, hayatım boyunca unutamayacağım bir şans.” diyerek sözlerini noktaladı.