Türkiye'nin güvenlik gündemini belirleyen Milli Güvenlik Kurulu (MGK), son toplantısında "Terörsüz Türkiye" hedefine odaklandı. Ülkenin dört bir yanındaki güvenlik dinamiklerini masaya yatıran MGK üyeleri, terörle mücadele konusundaki mevcut durumu değerlendirerek, ilerleyen dönemlerde atılacak adımları da belirledi. Toplantı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında gerçekleştirilirken, pek çok üst düzey yetkili ve güvenlik uzmanı da toplantıda yer aldı. Türkiye'nin iç ve dış güvenlik politikaları açısından büyük bir öneme sahip olan bu toplantı, ulusal güvenlik konularında yeni bir dönemin habercisi olma potansiyeli taşıyor.
MGK toplantısında, terörle mücadelenin sadece askeri yöntemlerle sınırlı kalmaması gerektiği vurgulandı. Uzmanlar, sosyal, ekonomik ve psikolojik boyutları olan bir yaklaşımın benimsenmesini önerdi. Eğitim, istihdam ve sosyal entegrasyon projelerinin artırılması gerektiği üzerinde duruldu. Bu çerçevede, özellikle gençlerin terör örgütlerinin etkisi altına girmesini önlemek adına eğitim programlarının güçlendirilmesi ve sosyal projelerin çeşitlendirilmesi gerektiği ifade edildi. Toplantıda, FETÖ, PKK ve DEAŞ gibi terör örgütleriyle mücadelenin yanı sıra, yeni tehditlerin de göz önünde bulundurulması gerektiği belirtildi. Bu bağlamda, dijital ortamda terör propagandası yapan gruplara karşı daha etkili bir mücadele stratejisi geliştirilmesi gerektiği üzerinde duruldu. Ayrıca, sınır güvenliğinin artırılması, istihbarat imkanlarının genişletilmesi ve uluslararası işbirliğinin teşvik edilmesi gibi konular da gündeme geldi.
Sonuç olarak, MGK toplantısı, "Terörsüz Türkiye" hedefini gerçekleştirmek için atılacak adımların belirlenmesi açısından önemli bir fırsat sunmuş oldu. Gelişen güvenlik stratejileri, toplumsal bilinçlenme ve uluslararası iş birlikleri, Türkiye'nin terörle mücadelesindeki temel dinamikler olarak öne çıkıyor. Bu toplantının ardından alınacak kararların, Türkiye'nin güvenlik haritasında olumlu değişiklikler yaratması bekleniyor. Ülkenin huzurunu tesis etmek adına yapılan çalışmalar, toplumun her kesiminin katkısıyla daha etkili bir biçimde hayata geçirilecek.